Marketing Fatigue – Pazarlama Bitkinliği ve Çözümleri

Ağustos 21, 2017Ekim 5, 2017 Burag Hançer 0 yorum

Yazı İçeriği

1 Marketing Fatigue Nedir?
2 Pazarlama Bitkinliği ve Çözümleri
3 Gönderi Sıklığı
4 Segmentasyon ve Kişiselleştirme
5 İçerik ve Dil Kullanımı

Marketing Fatigue üzerine direk bir çeviri bulamadığımdan dolayı, pazarlama bitkinliği veya pazarlama yorgunluğu gibi yakın çeviriler üzerinde ilerleyeceğim.

Marketing Fatigue Nedir?

Pazarlama bitkinliği, pazarlama kanallarınızı aşırı derecede kullandığınız taktirde, kullanıcılarda ve müşterilerinizde meydana gelen azalan verimdir (diminishing return). Klasik ekonomide gördüğümüz arz talep eğrisinde, denge noktasını aştığınız taktirde veriminiz düşer. Aynı şekilde müşterilerinizi pazarlama bombardımanına tuttuğunuz zaman, arz talebi aşarsa; satış, kar, tıklanma oranı gibi bir çok noktada kendinize zarar verirsiniz. Müşterileri kaçırmak ve soğutmak ise dikkatle çekinmeniz gereken başka bir nokta.

Pazarlama Bitkinliği ve Çözümleri

Gönderi Sıklığı

Müşteriler ile iletişiminizi sıkı tutmak elbette de önemli fakat onları mail, sms, sosyal paylaşım bombardımanına tutarsanız sonunuz vahim.

Sıklık sınırlamasını (frequency capping) öncelikle reklam kampanyalarında düzenlemeniz gerekiyor. Hem güncel müşterilerinize hem de potansiyel müşterilerinize reklamlar ile kendinizi hatırlatmanız gayet önemli fakat bunu yaparken Adwords ve diğer platformların sizlere sunduğu sınırlamaları kullanmanız gerekmektedir.

Mail kampanyalarınızı da “yolla açmayan açmasın” mantığından sıyrılmanız gerekiyor. Sık mail gönderimi hem pazarlama bitkinliğine yol açar hem de, yüksek abonelikten çıkma oranları ve kullanıcıların olası şikayetleri yüzünden uzun dönemde mail ip’nize zarar verirsiniz. Mail listenizdeki kullanıcılara danışıp, günlük mail-haftalık mail gibi opsiyonlar sunmanız en sağlıklı yol olacaktır.

Push notifikasyonları da dikkat etmeniz gereken 3. nokta. Paylaşılan her içerik yapılan her yorum için notifikasyonlar ile kullanıcıyı boğmamalısınız. Kullanıcılara notifikasyon ayarları düzenlemeleri için kullanışlı bir arayüz sunmanız şart.

Segmentasyon ve Kişiselleştirme

Sıklık ilkesini esnetebileceğiniz tek yöntem kullanıcıları segmente etmektir.

Örneğin:

Kullanıcılar mail listesine abone olurken ilgilendikleri kategorileri seçmelerine izin verirseniz, alakalı mailler alırlar ve daha sık mail yollayabilirsiniz.
Yolladığınız sms ve notifikasyonlarda isim, yaş, bölge gibi kişiselleştirme unsurlarına yer verdiğiniz taktirde geri dönüşler daha kaliteli olacaktır.
Kişiselleştirmeyi doğru kullanıp kullanıcılara doğum günlerine özel tebrik veya indirim kuponları attığınızda, bu tarz maillerin sıklığını pek takmayacaklardır.

İçerik ve Dil Kullanımı

Kullandığınız dil ve yolladığınız içerikler müşterilerinizi en çok yoran etkendir aslında.

İletişim kanalları ve yolu kullanıcıların yararına olmalıdır. Direk satış ve kar amaçlı iletişimler kullanıcıları yıpratır. Bir blog işletiyorsanız, “Bunu okuyunca gözlerinize inanmayacaksınız” tarzı bir push notifikasyonu şekilde gördüğünüz gibi pek de yararlı olmayacaktır.

Haftada 3 mail atın, 2 sms yollayın gibi fikirler vermekten çekinerek, kullanıcı kitleniz ve sektörünüze göre, bolca feedback alarak bu işlemleri optimize etmeyi sizlere bırakıyorum.